17 Nisan 2014 Perşembe

Mezuniyet ve Eksiklik

Üniversite’den yeni mezun oldum. Türkiye pazarında yaygın bir şekilde bulunan bir tekstil firmasının satış – pazarlama departmanına girdim. Okulda almış olduğum eğitimin yeterli olduğunu düşünürken, bir anda birçok eksiğimin olduğunu fark ettim. İş yerine daha yeni girmişken ve benden beklenilen birçok işi yeterince iyi düzeyde getiremeyince, haliyle istenilen verimi firma gösteremedim. Bu bende işimin gerektirdiği sorumluluğu yerine getiremediğimden dolayı çok rahatsızlık verdi. Ve bir çözüm bulmak için işim ile ilgili satış eğitimi almaya karar verdim.  Üstlerimle konuştum ve böyle bir eğitim alacağımı söyledim. Onlarda bu işin eğitimini en İstanbul Business School’da alabilirsin, dediler. Bende üstlerimin önerisi ile İstanbul Business School’a giderek satış eğitimim için kayıt oldum.
 satış eğitimi


İstanbul Business School’da satış ve müşteri ilişkeri programına kayıt olduktan sonra, bizlere 4 hafta boyunca cumartesi günleri vereceklerini ve toplamda eğitimin 34 saat süreceğini söylediler. Düşününce eğitim süresi az gibi gözükse de, aslında eğitim programınızı tamamladığınız zaman ne kadar yeterli bir zaman dilimi için ayarladıklarını görmüş olacaksınız. Böylelikle de  işinize en kısa zamanda dönmüş oluyorsunuz. 
 satış eğitimleri


Kurs eğitimine gelince, İstabul Business School’un satış eğitiminde öğrenmemiz gereken elzem bir eğitim vardır. MBA eğitimidir. MBA eğitiminde, müşterilerin ihtiyaçlarını anlama, analiz etme, güven yaratma ve müşterinin satın alma motivasyonunu arttırma konusunda  önemli eğitim teknikleridir. Bunun dışında beden dili, duygusal zeka ve empati, satış kapma teknikleri gibi daha bir sürü satış eğitimleri verilmektedir. Kursumu tamamladıktan sonra gönül rahatlığı ile işimin başına geçerek, sorumluluğumu artık rahatlıkla yerine getirebilmekteyim. 

2 Nisan 2014 Çarşamba

E-Ticaret ve Satış Eğitimi Üzerine


E-Ticaret ya da daha anlaşılır ismiyle Elektronik Ticaret, internet üzerinden elektronik veri değişimi, fon transferi, kredi kartı üzerinden gerçekleştirilen işlemler gibi ticari ve finansal faaliyetlerin tümünü kapsamaktadır. Kısaca hizmetin, reklamın, satışın ve dağıtımın internet üzerinden yapılmasıdır.

E-ticaret siteleri, firmadan tüketiciye olduğu gibi, firmadan firmaya, firmadan kamuya ve tüketiciden kamuya şeklinde olmak üzere dört bölümde incelenebilir. Günümüzde internetin sınıf ya da ekonomik düzey ayrımı yapılmaksızın herkes tarafından kullanıldığı su götürmez bir gerçek. Böylesi bir hıza ve böylesi bir ağa sahip bir platformun da şüphesiz ki getirileri de geleneksel ticaret yöntemleriyle kıyaslandığında fazlasıyla geniş ve de geleneksel ticaretle karşılaştırıldığında da güvenilirliği daha yüksek. Çünkü tüketicinin ürünleri daha kolay karşılaştırabilmesi, aynı ürün için biçilen tutarlardan başka platformlarda kendisine en uygun olanını takip edebilmesi, aynı zamanda kredi kartıyla yapılan alışverişlerde de ssc yani secure soclet layer sistemi sayesinde alışveriş yaptığınız firmaların kart bilgilerinizi göremiyor oluşu gibi birkaç özellik bile tüketiciye güven sağlamak açısından oldukça önemli.



Fakat diğer taraftan, tüketici açısından olduğu kadar firma açısından da bakıldığında, teknolojiden platform yönetimine, trendlerin lojistik stratejilerine kadar firmaların altından kalkması gereken onlarca yük bulunmakta. E-Ticaret eğitimi, bu noktada fazlasıyla önem arz ediyor. Öyle ki hızına bile yetişmeye kimi zaman gücümüzün yetmediği bu telekomünikasyon sistemin içinde tüketicinin çok fazla olmasa da üreticinin bu platforma ve platformun dinamiklerine hakim olması şart. E-ticaret nasıl yapılır sorusunun cevabı ise kuşkusuz ki eğitim almaktan geçiyor. Hem yalnız e-ticaret de değil, satış eğitimi almak da bir o kadar önemli. Çünkü günümüzde satış yapmak için sadece tezgah açmak yetmiyor. Bu yetersizliğin de ancak eğitimini alarak üstesinden gelebiliriz/gelebilirsiniz.

Satış sürecinde müşterinin analizi yapabilmek, müşterinin beklentilerini ve ihtiyaçlarını doğru karşılayabilmek ve yeni nesil satış motivasyonlarını yakalayabilmek noktasında bu eğitimler büyük önem arz ediyor. Bunu kişisel olarak internette aratabileceğiniz satış eğitimi dokümanları üzerinden de yapabilirsiniz fakat bildiğiniz gibi sektörde sertifika sahibi olmak da size ve CV’nize büyük katkı sağlayan bir değer. Dolayısıyla eğitimi kendi kendinize almaya çalışmak yerine, alanında uzman kurumlar ve isimlerden almak her zaman sizin için çok daha faydalı olacaktır.

Bu noktada kişisel becerileriniz ve karakteriniz de elbette en az eğitim kadar önemli. Kendinize satış uzmanı demek istiyorsanız, öncelikle karşınızdakine, ki bu sadece müşteri olmak zorunda değil, güven aşılayan bir karaktere sahip olmalısınız. Çünkü ne olursa olsun, ürününüz ne kadar kaliteli ya da ne kadar bütçeye uygun olursa olsun müşteri, öncelikle satıcıya güvenmek ister. Bu, hem geleneksel satışta hem de yazıda sözünü ettiğimiz e-ticaret alanına dahil satışlarda da geçerlidir. Bir mağazaya girdiğinizde nasıl ki mağazanın bulunduğu lokasyon, iç dizaynı, düzeni önemliyse satış yaptığınız web sitesinde kullanılan arayüz, görseller ve içerik de bir o kadar önemlidir. Müşteri sitenize adımını attığı anda –bilinçli ya da bilinçsizce- öncelikle bunlara bakacak ve ilk yargısını bunlar üzerine geliştirecektir. Ardından ise –yine mağaza örneğinden gidecek olursak- size satışı yapacak olan kişinin giyim kuşamından hitabına, ses tonundan size gösterdiği ilgiye kadar her şeye dikkat edersiniz. Aynı durum e-ticaret için de geçerlidir. Müşteriye sunulan imkanlar, müşteriyle interaktif olarak kurulacak iletişim ve sitenin müşterinin sorularına/sorunlarına ne derece çözüm üretebildiği gibi konular hayati önem taşımaktadır.


Dolayısıyla siz de, bulunduğunuz pozisyona göre (ister müşteri, ister firma) satış sürecinin başarıyla sonuçlanmasını istiyorsanız kendinize yapacağınız en büyük ve en doğru yatırım e ticaret ve satış eğitimi alarak kendinizi bu alanda geliştirmenizdir.