Sosyal Medya Eğitimi İle Bilinçlenelim

Bilgi çağının en verimli zamanında yaşıyoruz. Tek bir tuşla dilediğimiz bilgiye ulaşabiliyor, sosyal medya hesaplarımız aracılığı ile de dilediğimizi paylaşma imkanına sahip olabiliyoruz. Bilginin çok kısa bir sürede geniş kitlelere yayılmasını sağlayan sosyal medya araçları, günümüzde insanlar üzerinde çeşitli psikolojik etkilere de sahip olmaktadır. Sosyal medyanın özellikle ergen bireyler üzerinde bilinçsiz kullanımdan kaynaklı olarak birçok psikolojik soruna yol açtığı söylenmektedir.

Sosyal Medyanın Kişi Üzerindeki Olumsuz Etkileri:

Narsistlik, sosyal medyanın birincil olumsuz etkisidir. Çünkü sosyal paylaşım sitelerinde birçok insanın ilgisini çekerek takip edilmek isteyen, sürekli beğenilmek ve ilgi çekmek isteyen kişilerin zamanla egoist bir tavır içerisine girdikleri gözlemlenmektedir. Sürekli olarak beğenilmek ve takdir edilmek dürtüsüne karşı koyamayan bu kişiler, her daim sosyal medya araçlarında paylaşım yaparak sınırlarını zorlamaktadır.

Sosyal medyanın bir diğer olumsuz özelliği ise asosyalliktir... Her ne kadar içerisinde ''sosyal'' kelimesi geçiyor olsa da, gerçek hayatında içe kapanık olan ve kendini ifade edemeyen kimseler için bir kaçış noktası olan bu dijital dünyanın bu kişileri daha da asosyal yaptığı bilinmektedir. Zamanla sosyal ağlara bağımlı bir hayat sürmeye, insanlardan ve hayatın gerçekliğinden giderek uzaklaşan bu kişilerin ciddi bir sorunla baş başa kaldığı söylenebilir. Bu nedenle sosyal medya araçlarının gerçek manada bir sosyalleşme amacı gütmediğinin, hayatın bunlardan ibaret olmadığının farkında olunmalıdır.

Yukarıda sayılan nedenlerden ötürü, sosyal medya uzmanı olmak istemeyen kişilerin dahi bilinçlenmek amacıyla sosyal medya eğitimi alması gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Çağımızın en etkili silahlarından biri olan sosyal medya, IBS Türkiye'den alınacak bir sosyal medya eğitimi sayesinde çok daha bilinçli bir şekilde kullanılacak hale gelecektir. Eğer siz de sosyal medya konusunda bilinçlenmek istiyorsanız, mutlaka sosyal medya sertifika programı eğitimlerine katılmalısınız.

Sosyal Medya Eğitimi: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari/dijital-sosyal-medya-pazarlama-egitimi

Fenomenlik ve Sosyal Medya Uzmanlığı

Sosyal medyanın bulunuşunu yazının bulunuşu ile eş değer tutuyorum. Çünkü nasıl ki insanlar bir şeyleri anlatma ihtiyacı güttükleri için yazıyı buldular, sosyal medyanın da bir şeyler paylaşmak ve fikrini dile getirmek isteyen kişiler tarafından bulunduğunu düşünüyorum. İşte bu nedenle paylaştıkları özgün içerikler sayesinde insanların dikkatini çekmeyi başaran ve binlerce takipçi sayısına ulaşan birçok fenomen bulunmaktadır. Bir çoğumuzun özenerek baktığı fenomenler aslında sizin ve benim gibi insanlar. Onlar ünlü değiller. Hatta tam tersine son derece sıradan insanlar. Sadece insanların ilgisini çekecek nitelikte içerikler paylaşıyorlar ve paylaşımlarının insanlar tarafından da paylaşılmasını sağlayarak fenomenleşiyorlar.

Sosyal medya fenomeni olarak sosyal medya uzmanlığı yapmaya başlamış birçok kişi bulunmaktadır. Fakat bu noktada sosyal medya uzmanlığı sertifika programı ile sosyal medya uzmanı olmuş kişilere öncelik tanınmasından yanayım. Çünkü sosyal medya fenomeni olmakla sosyal medya uzmanı olmak arasında ciddi farklılıklar vardır. Sonuçta kişiler tarafından hiçbir kurala uymaksızın sırf ''eğlenceli'' diye takip edilmek başka şey, bu işi profesyonelce gerçekleştirmek başka bir şeydir. Bu nedenle birçok markanın düştüğü hataya sizin düşmemenizi öneririm. Yani sosyal medya uzmanlığı sertifika programı ile uzmanlığınızı kazanmadan bu işte profesyonel olamayacağınızı bilmelisiniz. 

Peki ya sosyal medya uzmanlığı sertifikasını nasıl alabilirsiniz? Bunun için ülkemizde çeşitli kurslar vardır, ancak ben IBS Türkiye'yi tercih etmenizden yanayım. 

Bir Eğitim Reformu: Sertifika Programları

Daha çok mezun ve daha çok diploma uğruna gençleri birer yarış atı gibi çalıştıran eğitim sistemimiz, şüphesiz ki ciddi manada bir düzenlemeye ve reforma ihtiyaç duymaktadır. Çünkü üniversiteye giriş sınavlarında sıfırı çeken milyonlarca gencin veya yanlış mesleği seçtiği için ömür boyu mutsuz olan gençlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Bu korkutucu tablonun sonucunda da eğitim sistemimizdeki düzensizliklerin giderilmesinin ne kadar hayati önem taşıdığı bir kez daha kanıtlanmıştır. 

Şimdi standart ölçme testleri ve çoktan seçmeli sınavları bir kenara bırakalım ve eğitim reformunun sağladığı en büyük yenilik olan sertifika programları hakkında konuşalım biraz. Sertifika programları; mesleki açıdan kendini geliştirmek isteyen, ya da mevcut işinden memnun olmayıp farklı bir sektöre girmek isteyen kişilerin eğitim alarak hedeflerine ulaşmasını sağlayan bir tür kurstur. Bizim eğitim reformlarımız içerisindeki yeri ise tamamen eksik bilgilerle donatılmış bireylerin bilgi birikimlerini tamamlamak ve onlara pratik bilgi verebilmektir. Yani mesleğinden memnun olmayan bir tasarımcının sosyal medya uzmanlığı sertifika programı ile sektör değiştirmesine olanak veren de bu programlardır. 

Günümüzde hemen hemen her kişinin bir kez de olsa sertifika programlarına katıldığını söyleyebiliriz. Yeni bir dil öğrenmek için, mesleki yeterliliğini kanıtlayacak bir belge edinmek için, ya da mevcut işinden sıkılıp başka alanlara yönelmek isteyenler için birçok seçenek sunan sertifikalı eğitimler ile bozuk sistemin kölesi olmaktan kurtulabilirsiniz. Fakat sertifika alacağınız kurumun kalitesine ve belgenin geçerlilik düzeyine dikkat etmeniz gerekmektedir. Ayrıca alacağınız eğitimin kalitesine, verilen derslerin içeriğine ve programın doyuruculuğuna da ekstra özen göstermelisiniz. Aksi takdirde hem vaktinizi hem de emeğinizi boşa harcayabilirsiniz. 

Peki ya güvenilir bir sertifika programı önerisine ne dersiniz? Tamamen tarafsız biçimde araştırarak, yerinde inceleyerek ve hatta deneyerek bilgi sahibi olduğum IBS Türkiye, bence sertifika programları ile geleceğine yön vermek isteyen herkes için ideal bir eğitim kurumu. Satış, pazarlama, sosyal medya, marka, insan kaynakları, e-ticaret ve finans gibi alanlarda eğitim almak isteyen herkese de IBS'i gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum.

Sertifika Programları: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari

En Faydalı Sertifika Programları

Son dönemde işsizlik oranlarının çift haneli rakamlara ulaştığına dair pek çok yerde haberler çıkıyor. Doğal olarak bu süreçte iş bulmakta giderek zorlaşıyor. Siz de iş bulmakta zorlanıyorsanız, yapmanız gereken ilk şey sertifika programları sayesinde kendinizi geliştirmek olmalı. Çünkü ancak çeşitli sertifika programları sayesinde yeni bir iş edinebilirsiniz. Kendinizi yeterince geliştirmeden iş bulmanız ya da kendi işinizde daha iyi bir ücreti kazanmanız çok zordur.

Size en çok fayda sağlayacak sertifika programlarını bularak, kendinizi çok rahat bir şekilde geliştirebilirsiniz. Bununla birlikte hak ettiğiniz ya kazanmak istediğiniz ücretlere ulaşmanızda çok daha kolay olacaktır. Bu yüzden sertifika programlarına katılmak her zaman fayda sağlayan bir araç olacaktır.

Sertifika programları: http://www.youtube.com/watch?v=AfXVVca2XWs&feature=youtu.be

Altın Piyasasında 2015 Yılı Tahminleri

2014 yılının sonlarına yaklaştığımız şu günlerde, altın piyasasında meydana gelen düşüşün 2015 yılında da devam edip etmeyeceği merak konusu haline gelmiş durumda. Analistlere göre, 2015 yılı da altın için kayıp yıl olmaya devam edecek. Çünkü 2015 için yapılan tahminlere göre altın, 800 ile 1050 dolar arasında bir seyir izleyecek. Finans odaklarınca da ele alınan bu konu, altının kan kaybetmeye devam edeceğini doğruluyor.

2001 yılından bu yana en iyi yatırım aracı olarak kabul edilen altın, Merkez Bankası'nın para politikası gereğince düşüşe geçerek yatırımcıları hayal kırıklığına uğratmaya başlamıştır. Her ne kadar ılımlı bir şekilde düşüş gösterse de altının artık çok da akıllıca bir yatırım aracı olmadığı ortadadır. Gene de menkul kıymetler arasında dengenin sağlanabilmesi için finans firmalarının altının düşüşünü engellemek için talep oluşturması beklenenler arasındadır. Bu nedenle şuan elinde altın olan ufak yatırımcıların acele kararlar almamasında fayda görüyoruz.

Şimdiye kadar yaptığı tüm tahminlerin tutmasıyla güvenilirliğini kanıtlayan Oversea Chinese Banking Corp analisti Barnabas Gan, finans eğitimi alan gençleri de uyararak finansal krizlere karşı hazırlıklı olmalarını belirtti. 2015 yılı altın tahminlerinin de tutması beklenen Barnabas Gan, altına yatırım yapmayı düşünenleri de başlangıç için temkinli olmalarını ve acele etmemelerini tavsiye ediyor.

Finans Eğitimi Nasıl Alınır?

Firmaların ihtiyaç duyduğu fonları en doğru şekilde sağlayan ve etkin biçimde kullanılmasını planlayan finans departmanları, günümüzde birçok gencin içinde yer almak için eğitim aldığı bir iş dalıdır. Üniversite eğitimini işletme veya iktisat üzerine alanlar, mezun olduktan sonra finans alanına yönelerek iyi birer finans uzmanı olmak için çabalamaktadır. Ancak öncelikle sektörün çok iyi tanınması ve hedefin doğru belirlenmesi gerekmektedir. Örneğin iyi bir finansçı olabilmek için matematikle aranızın iyi olması gerektiğini biliyor muydunuz?

Finansçı olmayı kafaya koydunuz diyelim. Peki ya finansın hangi kolunda uzmanlaşacaksınız? Yani finansal planlama, finansal kontrolörlük, finansal danışmanlık vb. alanlardan hangisine yöneleceğinizi bulmanız gerekmektedir. Bu şekilde kariyer planınızı oluşturmalı, sonra da hedeflerinize uygun eğitimler alarak kendi alanınızda uzmanlaşmayı hedeflemelisiniz. Aksi takdirde ne yöne gideceğine karar verememiş bir finansçı adayı olarak hayallerinizin geride kalabilirsiniz. O halde finans eğitimi alarak hangi alanda uzmanlaşmak istediğinize kısa sürede karar vermeli ve bunun için gerekli adımları atmalısınız.

Finansçı olmak için üniversitelerin işletme ver iktisat bölümlerinden mezun olmanın artık yeterli olmadığını yazımızın başında belirtmiştik. Peki ya finans alanında kendinizi geliştirmek için ne yapabilirsiniz? Öncelikle bunun için atmanız gereken öncelikli adımın sertifikalı bir eğitimden geçmek olduğunu söyleyebiliriz. Bunun için IBS Türkiye'nin sertifikalı mikro finans eğitimi seçeneğinin son derece akılca olduğunu söylemek mümkün. Her biri kendi alanında uzman olan eğitmenler tarafından verilen derslerde finansın dünü, bugünü ve geleceği hakkında detaylı bilgilerle donanabilirsiniz.

Finans Eğitimi: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari/finans-mikro-mba

560 Mesleğe Sertifika Sahibi Olma Şartı Geliyor!

İstanbul'da meydana gelen ve 10 işçinin ölümüne neden olan asansör kazası, mesleki yeterlilik standartlarının yeniden gündeme getirilmesine neden olmuştur. Yeni yılda yürürlüğe girecek olan bu karar sonucunda elektrikçiden muslukçuya, sıvacıdan diğer iş kollarına varana kadar geniş bir yelpazeye hitap eden meslek gruplarına eğitim sertifikası alma zorunluluğu getirmektedir. Hem iş güvenliği açısından hem de mesleki yeterliliğin ispatı açısından son derece gerekli olan bu yöntem, elbette sertifika programları kurslarının da önem kazanmasına neden olmuştur.

Eğitim programları sayesinde mesleki yeterliliğe kavuşan birçok kişi var. Üstelik bunlar sadece hizmet sektöründen değil, üniversite mezunu olan beyaz yakalı çalışanlardan da oluşuyor. Özellikle üniversite eğitimi ile gerçek iş hayatında ihtiyaç duyulan pratik bilginin uyumsuzluğu sonucunda meydana gelen yetersizliklerin bu tarz eğitim programları ile giderilebildiği ortadadır. Eğitim sertifikaları sayesinde kendini geliştiren, mesleki yeterliliklerini elde ederek daha kolay biçimde iş bulan ve bu sayede eğitimi içselleştirerek bir yaşam formu haline getiren gençler, geleceğe daha aydınlık biçimde bakmamızı sağlıyor.

Profesyonellerin ve profesyonelleşmek isteyenlerin adresi olan IBS Türkiye'de siz de mesleğinize uygun bir eğitim programına dahil olarak sertifika sahibi olma şartına uyum sağlayabilirsiniz.

İş Görüşmesinde Başarılı Olmanın Yolları

İş arayan çoğu adayın kağıt üzerinde muhteşem bir özgeçmişleri vardır. Bu özgeçmişlere istinaden iş görüşmesine davet edilen çoğu kişi ise yaptıkları bir takım yanlışlar nedeniyle başarısız görüşmeler geçirmektedir. Bu nedenle iş görüşmelerinde başarısız olmamak adına kişiler üzerinde iyi bir etki bırakmak gerekiyor. Peki ya bunu nasıl başarabilirsiniz? İşte iş görüşmesinde başarılı olmanın yolları:

• Mülakatın en başında belkide sadece 2-3 saniye süren tokalaşma, iyi bir ilk izlenim için güzel bir fırsattır. Bu noktada gevşek el sıkışma mülakatı yapan kişi üzerinde işle ilgilenmediğinizi, parmak uçlarında en sıkışmak ise kendinize güveninizin olmadığının göstergesi sayılır. Bu nedenle aşırıya kaçmamak kaydıyla hafif bir gülümseme ve göz kontağı ile güçlü bir şekilde el sıkışmanız gerekmektedir. 
• Mülakat sırasında elinizden geldiğince sakin ve ölçülü olmaya gayret göstermelisiniz. Sorulan sorulara doğru ve yerinde cevaplar vererek ne çok konuşmalı, ne de çok kısa cevaplar vererek suskun kalmalısınız. 
• Mülakat sırasında adayı rahatlatmak için kendinizden kısaca bahsetmenizi isterler. Bu noktada yaşınızdan ve eğitiminizden bahsedebilirsiniz. Ayrıca eğer sorulursa ilgi alanlarınızdan da bahsedebilirsiniz. 
• Eğitiminizle alakalı soruların ardından gittiğiniz kurs ve seminerler sorulacaktır. Bu noktada aldığınız eğitim sertifikaları, katıldığınız seminerler, gittiğiniz kurslar ve eğer varsa aldığınız burs ve ödüllerden mutlaka bahsetmelisiniz. 
• Eğer deneyimli biriyseniz, eski iş vereniniz hakkında kötü yorumlarda bulunmamaya gayret gösterin. Mülakatçılar bundan hoşlanmaz.
• İlk görüşmede yan ödemeler, maaş, izin ve tatil günleri hakkında soru sormayın. Mülakatı yapan kişi söylemedikçe bu tarz konuları ikinci görüşmeye saklayın. 
• Mülakata geç veya erken gitmeyin. Tam vaktinde orada olun ki sizin vaktinizin de en az onların vakti kadar değerli olduğunu anlasınlar. 
• Giyiminize ve görünüşünüze dikkat edin.
• Son olarak unutmayın ki iyi bir özgeçmiş iş görüşmesine davet edilmenize, iyi bir görüşme de işe kabul edilmenize neden olacaktır. Bu nedenle elinizden gelenin en iyisini gerçekleştirmeye çalışın.

Eğitim Sertifikaları: http://www.ibsturkiye.com/sertifika-programlari

Sertifikalı İş Yönetimi

Günümüzde şirketlerin pek çoğu iyi bir yönetim sıkıntısı ile karşı karşıyadır. Şirketler büyüdükçe ve global yatırımlarını arttırdıkça, bu şirketlerin kendi kendilerini kontrol etmeleri ve yatırımlarını en verimli şekillerde düzenlemeleri zorlaşmaktadır. Bunun en iyi şekilde yapılabilmesi içinde kaliteli ve yetenekli yöneticilere ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak son dönemde sadece ülkemizde değil, tüm dünyada kaliteli yönetici bulmak büyük bir sıkıntı oluşturmaktadır. Yönetici olmak isteyen insanların eğitim sertifikaları almadıkları için yeterince başarı gösteremedikleri de bir gerçektir. Çünkü eğitim sertifikaları sektöre ve yöneticiliğe dair son gelişmeleri ve bilgileri edinmenizi sağlayacaktır. Bu sayede gerekli olan deneyim eksikliği ve kriz çözümündeki sakinlik gibi gerekli olan davranışlar bir nebzede olsa sağlanabilir.

Eğitim sertifikaları sahibi olmayan pek çok yönetici adayı kendisini yeterince geliştirmediği için ileriki zamanlarda büyük sorunlar yaşamaktadırlar. Bu sorunların yaşanmaması ya da minimalize edilmesi için çeşitli eğitimlerin alınması gerekmektedir. Ayrıca bu eğitimler sadece bilgi birikim arttırmakla kalmayacak, bunun yanında yeni iş bulmada ve bilginizi kanıtlamada da çok işe yarayacaktır. Bilgilerinizi göstermenin en iyi yolu daha önce çalıştığınız projeler ve işler olsa da, eğitim sertifikaları da ne kadar donanımlı olduğunuzu kanıtlamada çok etkili bir araçtır. Bu sayede pek çok insana karşı öne geçebilir ve başarılı bir yönetici olacağınızı gösterebilirsiniz. Belki de bu yönetici sorununu çözmekte siz de bir adım olabilirsiniz. Neden olmasın?

IBS Türkiye!

Günümüzde birçok farklı sertifika programı var. Özellikle üniversiteye gitmemiş kişiler tarafından muhasebe, satış, pazarlama ve sekreterya kurslarına büyük ilgi gösterildiğini söyleyebiliriz. Ancak sertifika programları sadece bunlardan ibaret değil. Çünkü son yıllarda üniversite mezunu olan işsizlerin sayısında da ciddi bir artış yaşanmıştır ve bu da üniversite mezunlarının da sertifika alma zorunluluğunu meydana getirmiştir.

Eğitim düzeyi fark etmeksizin insanların hem mesleki, hem de kişisel gelişimlerini artırmaya yönelik sertifika programları düzenleyen IBS Türkiye, sizi de kariyer hedefinize ulaştırarak iş yaşamında mutluluğu yakalamanızı sağlayabilir. Bu nedenle İBS Türkiye'nin internet sitesine gelerek mikro eğitimler hakkında detaylı bilgi almalısınız. Sosyal medya uzmanlığı, marka yönetimi, satış eğitimi, pazarlama eğitimi, dijital pazarlama eğitimi, liderlik eğitimi, insan kaynakları sertifika programı ve e-ticaret eğitimi gibi çeşitli sertifika eğitimleri düzenleyen İBS dünyasına gelerek siz de hayallerinizi gerçekeleştirebilirsiniz.

Üniversite mezunu olduktan sonra iş arama sürecinde sertifika sahibi olmak amacıyla katıldığım IBS kursları, benim kariyerim açısından da son derece önemli gelişmelere neden olmuştur diyebilirim. Çünkü stajından başka herhangi bir iş tecrübesi bulunmayan biri olarak, mesleki yeterliliğimi iş verenlere ispat etmek amacıyla bir sertifika eğitimi almanın önemli olduğunun farkındaydım ve bu iş için de olmama gereken yerin IBS olduğundan emindim. Gerçekten de eğitimler neticesinde kısa süre sonra sertifikamı aldım ve iş başvurularımda daha başarılı olarak dilediğim işe girdim.

IBS Türkiye'de Sertifika Eğitimi

Sertifika programları denildiğinde aklıma hemen sonu gelmeyecek kadar sıkıcı ve içerik bakımından da hoş ama boş eğitimler gelirdi. Çünkü nedense şimdiye kadar karşıma hep böyleleri çıkmıştı. Ayrıca teorik bilgi bakımından her ne kadar doyurucu olasalar da, sertifika eğitimlerinin pratik manada son derece yetersiz kaldıklarını da düşünmeden edemiyordum. Ancak tüm bu düşüncelerimi değiştiren bir sertifika programı ile tanıştım!

Aslında kendimi zorunda hissetmesem, bir daha asla sertifika programlarına katılmayacağım yönünde aldığım kararı uygulamaya devam ederdim. Çünkü şimdiye kadar yeterince boşa çaba harcadığımı görmekten bıkmıştım. Bu nedenle ilk aşamada insan kaynakları sertifika programı ilanını internette gördüğümde iyice bir araştırmadan yazılmayacağıma dair kendime söz vermiştim. Aslında insan kaynakları eğitimi almam gerektiğini uzun zamandır biliyordum. Çünkü okuldan yeni mezun olmuştum ve bir firmanın insan kaynakları departmanında asistanlık yapıyordum. Bir çömez olarak kendimi geliştirmem gerektiğini, sadece üniversite diplomamla yetinmemem gerektiğini söyleyen insan kaynakları departmanı müdürümüzün yönlendirmelerine uyarak bir eğitim kurumu arayışına giriştim. İnternette birçok eğitim programı, birçok farklı eğitim kurumu ile karşılaştım. Açıkçası hiçbiri beni tatmin etmedi, çünkü öğrencilik günlerimden kalma bir alışkanlıkla artık doğru ile yanlışı ayırabiliyordum. Yani boş lafa karnım toktu. Bu nedenle IBS Türkiye'ye ilk rastladığımda doğru yerde olduğumu anlamam çok da uzun sürmedi. Çünkü IBS Türkiye'nin sertifika eğitimi programları son derece dolu bir içeriğe sahipti. Bir kere teorik uygulamalara ek olarak verilen pratik derslerin bilgiyi pekiştireceğine inanıyorum. Ayrıca iş hayatına yavaştan adım atmış biri olarak, bunun normal iş yaşantımız üzerinde de pozitif bir etkiye sahip olacağından neredeyse eminim. İşte ben bu nedenle IBS Türkiyeyi seçtim ve bu kararımdan dolayı pişman olmayacağımdan da eminim!

Peki ya siz? Siz geleceğinize ne kadar çok yatırım yapabiliyorsunuz?

Ticaretin en Elektronik Hali

İnternetin hayatımıza kattığı kavramlardan biri olan e-ticaret; 2000’li yıllardan sonra yaşanan teknolojik gelişmelerin bir parçası olarak ortaya çıkmıştır ve en yalın haliyle, elektronik ortamda yapılan ticaret olarak bilinmektedir. İnternet üzerinden satış, reklam, pazarlama, tanıtım, dağıtım, üretim, ödeme gibi birçok işlemin yapılması e-ticaret kavramının hızlı bir şekilde yayılmasını ve büyümesini de beraberinde getirmiştir. Ticari işlemler olarak da bilinen bu işlemlerin hepsinin ya da sadece bir tanesinin bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıyla ortaya çıkan elektronik ticaret, gün gittikçe önem kazanan bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır.

E-ticaretin gündemden düşmeyen bir kavram olması ve internet piyasasında oldukça geniş bir yer kaplaması, bireylerin ve şirketlerin bu alana yönelmesini de sağlamıştır. E-ticaret konusunda kendini geliştirmek isteyen bireyler için sunulan eğitim programları oldukça talep görmektedir. Program sonunda bireylerin e-ticaret konusunda gereken bilgi ve donanıma sahip olmasını sağlayan bu eğitimler, uluslararası anlamda geçerli olan sertifikalar vererek bireylerin CV’lerini de güçlendirmelerine katkıda bulunmaktadırlar.

E-ticaret eğitimi, genellikle bir aylık bir süreyi kapsamaktadır. Bir ay içerisinde bireylere e-ticaret terminolojisinden yola çıkılarak; iletişim, finansal yönetim, hukuki işlemler, pazarlama, CRM, alternatif satış gibi oldukça kapsamlı bir eğitim verilmektedir. Bu eğitimlerin tek taraflı yani sadece bilgi aktarımı içermemesi karşılıklı öğrenme şeklinde ilerlemesi, eğitim için başvuran bireylerin etkin bir öğrenme gerçekleştirmesini sağlayacaktır. Bunun yanında eğitim sürecinde e-ticaret sektörüne yön ve ilham veren kişilerle bilgi ve tecrübe paylaşımının gerçekleşmesi de oldukça faydalı olacaktır. Ayrıca eğitime katılan bireylerin eğitim sürecinde aktif roller almasının sağlanması ve çeşitli workshoplarla deneyim kazanması da eğitim sürecinin verimliliğine büyük ölçüde katkıda bulunacaktır.

E-ticaret eğitimi almak isteyen bireylerin başvurdukları kurum ve kuruluşları iyice araştırması, alınacak eğitim hakkında detaylı bilgi alması, eğitim verecek kişilerle önceden tanışması; kaliteli bir eğitim almalarını ve eğitim sürecinde istenilmeyen bir durumla karşılaşılmasını engelleyecektir. Asla unutulmamalıdır ki bireylerin almak istedikleri eğitimin uzman ve deneyimli kişiler tarafından verilmesi eğitim sürecinin kalitesini ve verimini arttırarak, e-ticaret sektöründe bilinçli bir şekilde ilerlemelerini sağlayacaktır.

Daha Güvenli Bir Gelecek İçin IBS Türkiye

Üniversite hayatımız boyunca her türlü teorik bilgiyi ediniriz ama asıl önemli olan pratik bilgi konusunda hep eksik kalırız. Mezun olmadan önceki son umudumuz ise stajımız olur ama bu da deyim yerindeyse fotokopi çekip ayak işlerine koşturmakla geçer. Hal böyle olunca da mezun olur olmaz çok büyük bir sıkıntı ile, yani işsizlikle karşı karşıya kalmanın ağırlığı altında eziliriz. Ne de olsa tüm kurumsal firmalar deneyimli ya da mesleki açıdan yeterliliğini kanıtlamış mezunlarla çalışmayı isterler. Bu nedenle hüsranla sonuçlanan birçok iş görüşmesi atlatılır ve nihayet eğitim programları aracılığı ile geleceğe yön vermek aklımıza gelir.

Eğitim programları sayesinde üniversite diplomasından başka kariyerinde fark yaratmış birçok insan tanıyorum. Çünkü maalesef üniversitede bizlere sadece teorik eğitimler veriliyor, pratikte ve uygulamada fazlasıyla yetersiz kalıyoruz. İşte bu durumda olan milyonlarca gencin imdadına IBS Türkiye gibi önemli sertifika kursları yetişiyor. Bu kurslarda teorik bilgilerin pekiştirilmesinin yanı sıra, verilen uygulamlı derslerde de adeta gerçek iş dünyasının bir provası yapılıyor. Bu da kursa katılan kişileri rahatlatarak kendilerine olan güvenlerini artırıyor ve zamanla iş dünyasına hazır bir hale getiriyor. Kişisel gelişim adına da son derece faydalı olan bu sertifika programları sonucunda öz geçmişini diğer rakiplerinden ayırmayı başaran kursiyerler, iş başvurularında da mutlak başarıyı yakalıyorlar. 

IBS Türkiye bünyesinde verilen insan kaynakları, satış, pazarlama, finans, e-ticaret, sosyal medya, yöneticilik ve marka eğitimleri sayesinde siz de kariyer hayallerinizi gerçekleştirmek için bir adım atabilirsiniz. Unutmayın ki günümüzde birçok üniversite mezunu var ve artık üniversite mezunu olmanın bir vasıf olmaktan çıktığı yıllarda yaşıyoruz. Bu nedenle diplomanıza ek fayda sağlayacak eğitimlerden faydalanmanız gerektiğini unutmamalısınız. 

Üniversite Bitti. Peki Ya Sonra?

Üniversiteyi kazandığım sene mezun olur olmaz tüm kapıların önümde açılacağını zannederek büyük bir yanılgıya düştüm. Çünkü mezun olduğumda bir hevesle iş başvurusu yaptığım hiçbir firmaya kabul edilmedim. Stajlarımdan başka bir deneyime sahip olmayışım nedeniyle başarısız geçen iş görüşmelerinden sonra moralim fazlasıyla bozuldu ve bu nedenle kendimi mesleki alanda geliştirecek kursları araştırırken buluverdim.

Şu bir gerçek ki ülkemizde işsizlik sorunu var ve hangi sektörden olursanız olun, üniversite mezunu olmakla hemen iyi bir iş sahibi olunmuyor. Bu nedenle mezun olur olmaz kurumsal alanlarda iş aramak yerine mümkünse yarı zamanlı olarak bir yerde iş tecrübesi edinmeye ve arta kalan zamanlarda da eğitiminizi destekleyecek eğitim programlarına gitmeye çalışmalısınız. Çünkü eğitim sertifikaları ile kendi alanınızda sahip olduğunuz bilgi birikimini diplomanız haricine belgelendirebilirsiniz ve bu da size yepyeni iş fırsatlarının kapısını açacaktır. Ben de bu görüşe inandığım için öncelikle ufak çaplı bir iş yerinde kendime part-time iş buldum ve tecrübe kazanmaya çalıştım. Arta kalan zamanlarımda ise ibs türkiye'nin eğitim programlarına giderek geleceğime yatırım yaptım. Bu şekilde 1 seneyi tamamladım ve daha sonra kurumsal firmalara iş başvuruları yapmaya başladım. Gerçekten de bu 1 senelik emeğimin karşılığını en güzel şekilde bana veren bir firmada işe başladım ve gerçek hayata atılmanın heyecanını bir kez daha hissettim.

Eğer siz de iş hayatınıza kalite bir başlangıç yapmak istiyorsanız, mutlaka ibs eğitim programlarını takip edin ve kariyerinizi şansa bırakmayın.

E-Ticarette IBS Farkı

İnternet sayesinde sınırların kalktığı bir dünyada yaşıyoruz. Eskiden sadece ürün tanıtımı amacı ile kullanılan internet, günümüzde bir pazarlama ağı olarak hayatımızdaki yerini aldı ve böylece e-ticaret devri de başlamış oldu.

E-ticaret uygulamalarının büyük önem taşıdığı günümüzde, birçok firmanın kendi e-ticaret sitesini kurarak satışlarını gerçekleştirmeye başladığını görebiliyoruz. E-ticaretin bir lüksten çok bir uygulama zorunluluğu olmaya başladığı şu günlerde, bu uygulamaların gelecekte tek bir satış prensibi halini alacağı muhakkaktır.

Yukarıda bahsedilen trendler nedeni ile birçok kişinin kendi e-ticaret sitesine sahip olmayı hayal ettiğini söyleyebiliriz. Ancak e-ticaret gibi son derece dikkat ve profesyonellik isteyen bir iş kolunda eğitim almadan sektöre atılmanın intihar etmekten farkı yoktur. Bu nedenle piyasada birçok e-ticaret eğitimi veren kurum vardır.

IBS Türkiye'de E-Ticaret Eğitimi Almanın Farkı Nedir?

IBS Türkiye, yani İstanbul Business School, birçok farklı dalda sertifika eğitimleri veren bir kuruluştur. Dopdolu içeriği ve uzman kadrosu ile iş hayatına atılmak isteyen kişilerin kariyer hedeflerine ışık tutan IBS'de e-ticaret eğitimi almak bir ayrıcalıktır. Çünkü tüm e-ticaret süreçleri hakkında A'dan Z'ye edinilen bilgiler sayesinde online ticaretin incelikleri öğrenilir. Ayrıca tedarik süreçleri ve ürünün son kullanıcının eline geçene kadar atlatılan süreçler hakkında da detaylı bilgiler sağlanır.

IBS Türkiye farkı ile e-ticaret eğitimi almak istiyorsanız, internet sitesinde bulunan sertifika programlarının tarihlerini takip etmenizi öneriyoruz. 

Emojli Çılgınlığı

Hiçbir şey yazmadan sadece smileylar ile anlaşabildiğiniz bir mesajlaşma uygulaması ister miydiniz? Muhtemelen bu soruya birçok kişi 'evet' cevabını verecektir. Çünkü zaten uzun zamandır mobil mesajlaşma uygulamalarında uzun uzadıya cümleler kurmak yerine kısaltma kelimeleri kullanan veya sadece smiley ile cevap veren çoğu kişinin işine yarayacağını düşündüğümüz bir uygulama geliştirildi! Bu uygulamanın adı, Emojli!

Emojli'de kullanıcı adınız bile emoji'lerden oluşuyor ve bu uygulamada hiç kelime yok! Çünkü tüm söylemek istediklerinizi emoji'ler ile anlatabiliyorsunuz!

Yepyeni bir sosyal ağ trendi olan Emojili çılgınlığı, çok yakında Whatsapp ve Facebook Messenger gibi mesajlaşma uygulamalarında da kullanılabilir hale getirilerek hiçbir şey yazmanıza gerek kalmadan arkadaşlarınızla anlaşmanızı sağlayacak!

Emoji'lerle mesajlaşmaya çok yakında adapte olacağımıza şüphe yok, ancak siz gene de şimdiden kendi Emoji karakterinizi revize etmeyi ciddi ciddi düşünmelisiniz!

Bir Devir Kapandı

Günümüz insanının hayatında sosyal paylaşım ağalarının ne kadar yer ettiğini hepimiz biliyoruz. Ancak kaç kişi dünyanın ilk sosyal paylaşım ağını kuranın bir Türk olduğunu bilirdi ki. Dünyanın ilk sosyal paylaşım ağı olarak kabul edilen “orkut”, şimdilerde google’da çalışan Orkut Büyükökten tarafından 2004 yılındı kuruldu. 2011 yılına kadar dünyanın en geniş hedef kitlesine sahip sosyal paylaşım ağı olan Orkut, Facebook’un giderek popülaritesini arttırmasıyla beraber sıkıntılar günler yaşamaya başlamıştı.

Özellikle Güney Amerika’da ve Hindistan’da geniş bir takipçi kitlesi olan Orkut, bugün itibariyle yayın hayatına son veriyor. Yeterli düzeyde aktif kullanıcısı kalamadığı için yayın hayatına son vereceğini açıklamalarıyla birlikte, bir devrin kapandığı ortaya çıktı. Bir Türk girişimcinin Silikon Vadisinde ulaştığı bu başarı her kesime ders olacak nitelikte. Yenilenmesi zor olan bu başarının sahibi olan Orkut Büyükökten blog sayfasında yaptığı açıklamada “Enerjimizi ve kaynaklarımızı başka sosyal platformlarda kullanmak için bu kararı aldık” diyerek, Orkut’un yayın hayatına son verileceğini duyurdu. Sosyal medya uzmanlığı sertifika programı çevresinde dahi bolca anlatılan ve örneklenen bir ağın kaybolması çok endişe verici.

Bu kadar kapsamlı bir sosyal platform’un daha sosyal ağlar hakkında hiçbir şey bilinmezken, ulaştığı başarıyı göz önüne alacak olursak. Bir devri başlatan ya da bu sosyal ağlara öncülük eden bir sistemin yayın hayatının bu kadar kısa sürmesi çok kötü bir durum. Sosyal medya eğitimi olmadan bu kadar yol alabilen birisinin burada kalacağını düşünmüyorum.

Sosyal Medya Uzmanlığında IBS Eğitimleri

Üniversite eğitiminin ardından mesleğinde uzmanlaşmak isteyenlerin tercihi olan sertifika programları, IBS Türkiye farklı ile insanların iş dünyasına daha donanımlı bir şekilde katılmasını sağlıyor. Sadece mesleğinde uzmanlaşmak isteyenleri değil, yepyeni alanlara yönelmek isteyen kişiler için de son derece kaliteli eğitimler sunan İstanbul Business School, sizlere yepyeni bir dünyanın fırsatlarla dolu kapısını aralıyor.

Özellikle son yılların gözde mesleği olan sosyal medya uzmanlığı, üniversitelerde okutulan bir bölüm olmadığı için çeşitli sertifika programları aracılığıyla elde edilen bir meslek konumundadır. Bu nedenle katılacağınız sertifika programının olabildiğince dolu bir içeriğe sahip olması gerekmektedir. Sosyal medya eğitimi almak isteyenler için teorik ve uygulamalı eğitimlerden oluşan bir sertifika programına sahip olan IBS Türkiye, sosyal medya uzmanlığı sertifika programı ile sektörün ihtiyaç duyduğu eğitimli elemanları yetiştirmektedir.

Her biri alanında uzman kişiler tarafından verilen derslerde geçmişten günümüze sosyal medya trendleri, sosyal medyada marka konumlandırılması, kampanya ve kriz yönetimi gibi konularda eksiksiz bir eğitim olanağı yakalayan kursiyerler, sertifikaları sayesinde kariyer basamaklarını hızla tırmanabilirler. Eğer siz de sosyal medya uzmanı olmak istiyorsanız, mutlaka IBS Türkiye eğitimlerini takip etmelisiniz.

Dijital Pazarlama Eğitimlerinde IBS Farkı

Teknoloji ve iletişim çağında yaşıyoruz. Hal böyle olunca baş döndürücü bir hızla gelişen teknolojinin trendlerine ayak uydurmanın gerekliliği ortaya çıkmış oluyor. Özellikle firmalar, markalarını sosyal mecralarda doğru biçimde konumlandırarak kar elde etmeye çalışmak adına ellerinden geleni yapıyorlar. Sosyal medya hesaplarını etkin şekilde kullanarak marka konumlandırmada başarıyı yakalayan firmaların hayatta kaldığı günümüzde, sosyal medya uzmanlığı gibi bir kavram da hayatımıza girmiş oldu.

Üniversitelerin bünyesinde henüz bir sosyal medya uzmanlığı bölümü yok. Ancak dijital sektörün ihtiyaç duyduğu bu açık, sosyal medya uzmanlığı sertifika programı gibi eğitimler sayesinde kapatılmaktadır. Her geçen gün değişen dijital pazarlama tekniklerini kullanarak temsil ettiği sosyal ağlardaki yüzünü çizen sosyal medya uzmanları, sınırlı kaynakları kullanarak sınırsız bir dünyada markalarının fark edilebilir olmaları için uğraşmaktadırlar.

Sosyal medya eğitimi alarak 'sosyal medya uzmanı' unvanını hak eden kişilerin internet trendleri ile çok yakından alakalı olması gerekmektedir. Ayrıca kriz yönetimi becerileri sayesinde sorunlara anlık çözümler üretebilmeleri de son derece önem taşımaktadır. Bir markanın sosyal mecradaki konumlandırmasını yapan sosyal medya uzmanı, yaptığı kampanyalarla, yarışmalarla ve viral ürün reklamları ile marka yararına çalışmaktadır.

Sosyal medya uzmanlığı eğitimi veren IBS Türkiye, kariyerini sosyal medya alanında konumlandırmak isteyen herkesi kendi dünyasına davet ediyor! Eğer siz de hedeflerinizi gerçekleştirmek adına ciddiyseniz, mutlaka IBS ailesine katılmalısınız.

Kariyerini Şansa Bırakmayanların Tercihi: IBS Türkiye

Eskiden üniversite mezunu olmanın belirgin bir süksesi vardı. Çünkü ülkemizde üniversiteye giden insan sayısı azdı ve bu nedenle üniversite mezunlarının önünde sınırsız fırsatlar olurdu. Bir kere iş bulmaları son derece kolaydı. Üstelik üniversite mezunu olmaları nedeni ile bir çeşit statüye de sahip oluyorlardı. Ancak seneler ilerledikçe bu durum tam tersine döndü. Artık günümüzde ülke nüfusunun yarısından fazlası bir şekilde üniversite eğitimi alabiliyor. Tabii bu durumda iş verenlerin daha seçici davranmasına, dolayısı ile üniversite mezunlarının dahi işsiz kalabildiği bir dünyada yaşamamıza neden oluyor.

Yukarıda çizilen tablonun son derece vahim olduğunun farkındayız. Ancak gerçekçi olmak gerekirse artık insanların kendi eğitimlerine değer katacak bir şeyler yapmaya başlaması gerekiyor. Bunun için en ideal yolun sertifika programları olduğunu düşünülmektedir. Çünkü eğitim sertifikaları sayesinde kariyerinizde yoğunlaşmak istediğiniz nokta hakkında direkt olarak eğitilirsiniz ve bu eğitim neticesinde sizin uzmanlığınızı kanıtlayan bir sertifika sahibi olursunuz.

Eğitim programları sayesinde iş sahibi olan birçok insan var. Kariyer basamaklarını hızla tırmanmanızı sağlayacak sertifika kurslarına IBS Türkiye farkı ile katılabilirsiniz. Sosyal medya, e-ticaret, satış, pazarlama, insan kaynakları, marka yönetimi ve liderlik gibi önemli eğitim sertifikalarına IBS ile sahip olun, siz de kariyerinizi şansa bırakmayın.

Satış Eğitimleri ve Sektörün Gereklilikleri

Maddi anlamda beklenti içinde olan her sektörde, en önemli unsur satıştır. Satış yapmak kolay gibi görünse de, neredeyse tüm dünyanın seyrini değiştiren büyük bir iştir. Büyük şirketler satışla ilgili olarak yıllardır önemli araştırma kurumlarına ciddi miktarda paralar döküyor. Danışmanlar ya da danışman şirketleri, bu konuda belirli uzmanlıklara sahip kişilerin de ortak akıl yöntemiyle, bu büyük şirketlere tavsiyelerde bulunuyor. Elbette satış yapmanın belirli temel gereklilikleri var. Ancak o kadar da sığ ve sınırlı değil. Çok detaylı ve fazlasıyla detay gerektiren yapılar içeriyor bu satış ilkeleri.

Pazarlama tüm dünyaya yön veren bir sistematik olarak değerlendirilebilir. Bu sistematiğin belirli ögeleri üzerinde karşılıklı yürüyen bir alış – veriş olduğundan bahsetmek mümkün. Şöyle ki, tüketim anlamında, en son halkada olsak dahi, bize satış yapan kişilere de satış yapan birileri olduğunu, hatta onlara satış yapan diğer kişilere de satış yapan birilerinin olduğunu unutmamalıyız. Bu da demek oluyor ki; bu kısır bir döngü. Yani herkesin birbirine bir şey satmaya çalıştığı, satış sonunda elde ettiği gelirle bir başkasından bir şey satın aldığı karmaşık bir düzen.

Peki iyi bir satış yapabilmek için ne gerekiyor? İşte bu konuda, bazen sadece üniversite eğitimi almak, ekonomiyle ilgili, pazarlamayla ilgili bir bölüm okumak yetmiyor. Kişinin kendisinde biten, bir iletişim dinamiği gerektiriyor satış. Bu işin altın kuralı, ikna etmek. İletişim becerilerinizin en üst seviyede olması, yeterli donanıma sahip olmanız, sattığınız ürünle ilgili tüm detayları bilmeniz, şirketinizin, çalıştığınız yerin politikalarını, çıkarlarını ve hedeflerini gözetmeniz ve aynı zamanda uygulamanız gerekmektedir. İyi bir pazarlamacı, satışı yapmadan önce ürün yerine kendisini pazarlamayı bilen kişidir. Yani karşınızdaki kişiyi doğru gözlemleyip, kendinizi ona kabul ettirmeniz çok önemlidir. Bu anlamda dünya genelinde birçok seminerler, paneller, açık oturumlar yapılmakta, konferanslar düzenlenmektedir.

Bu konuda satış eğitimleri almak için alanında uzmanlaşmış kişilerin deneyimlerinden faydalanmak önemlidir. Ancak önemli olan kişinin kendini tanıyıp, kendi tekniklerini zaman içinde geliştirebilmesidir. Hedef kesinlikle bu olmalıdır. Satış yaparken müşterilerin ihtiyaçlarını anlama, analiz etme, müşteride güven yaratma ve en önemlisi müşterinin satın alma motivasyonunu arttırma konusunda anahtar öğrenme biçimleri sunmalısınız. İçinde bulunduğunuz iş hayatından gerçek vaka örnekleri ve güncel uygulamalarla teori ile pratiğin pekişmesi, bilginin beceriye dönüşmesi sağlanacaktır. Bu anlamda, “ibs” yani İstanbul Business School gerçekten önemli bir eğitim kurumudur. Tercih ederken gönül rahatlığıyla seçebilirsiniz.

Hoşgeldin: Karşılaştırmalı Reklamlar

Cumhurbaşkanı ‘nın onay vermesi ile birlikte başlayan karşılaştırmalı reklamlar, reklam piyasasını iyice kızıştıracağının bir göstergesi. Tüketici korunması hakkındaki kanunun, Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe girmesi ile 88 maddelik kanun en dikkat çekici değişikliğin, artık markaların karşılaştırmalı reklamlara izinlerinin olmasıydı. Markalar, birbirlerine ve topluma karşı aşağılayıcı cümle ya da görsel kullanmadıkları sürece rakiplerini reklamlar üzerinden karşılaştırma yaparak, kendilerinin rakip markadan daha üst ve iyi olduklarını sergileyebilecekler.

 Hal böyle olunca da, reklam piyasasının baya bir kızışacağının göstermektedir. Çünkü Avrupa ‘da karşılaştırmalı reklamlar uzun yıllardır yapıldığı için çok yaratıcı ve eğlenceli reklamlarını internet üzerinden izleyebiliyorduk. Artık Türkiye ‘de de karşılaştırmalı reklamların yapılmasına izin verilmesi ile birlikte bizim markalarımızın arasında da büyük bir rekabetin olması ile birlikte çok yaratıcı ve eğlenceli reklamlarında hazırlanmasına olanak sağlanmış oldu.

Yaratıcı ve eğlenceli reklamlar, tüketiciler tarafından daha fazla dikkat çektiği için, insanların akıllarında daha kalıcı bir etkiye neden olmaktadır. Bu yüzden, reklam hazırlanırken, markayı ve markanın rakiplerini iyi tanımak önemlidir.  Gerekir ajansların, çalışanlarına marka eğitimi ve marka yönetimi ile ilgili yeni baştan eğitim verilerek, elemanlarını daha donanımlı bir hale getirmeleri, bizler için daha keyifli reklamların izleyebilmemiz açısından önemlidir. Bakalım ilerleyen günlerde, bizim markalarımızdan nasıl bir karşılaştırmalı reklamlar izleyeceğiz. 

Marka Yönetimi ve İletşimi

Çalışırken sektörde kariyer yapmak istiyorsak, mutlaka bir kariyer planlamamızın olması lazımdır.  Pazarlama alanında çalışan birisi olarak, her zaman ileride, bir firmada yönetici olmak istemişimdir. Bu yüzden de, marka yönetimi ve marka iletişimi, ilişkilerimi her zaman geliştirmeye, kendimi bir adım ileriye götürmeye çabalamışımdır.  Pazarlama ile ilgili öğrendiğim bilgiler, ‘’ bana yeterlidir ‘’, dememişimdir, her zaman seminerlere, konuşmalara ve gerektiği noktalarda da, eğitim kurslarına katılarak, pazarlama ve  markalar ile ilgili, güncel bilgileri öğrenmeye çalışmışımdır. Sürekli her şeyin, hızlı bir şekilde değiştiği bir dönemde yaşadığımızı düşünürsek, mutlaka herkesin, kendi alanları ile ilgili güncel gelişmeleri takip etmeleri ve kendilerini sürekli geliştirmeleri önemlidir. 

Google’ın Başı Dertte

Arama motoru devi Google, 2005 yılından bu yana Kütüphane Projesi kapsamında milyonlarca kitabı dijital ortama aktararak okuyuculara online kitap okuma imkanı sunuyor. Ancak Amerika merkezli Yazarlar Birliği, internet devi Google’a telif hakları nedeni ile bir dava açarak haklarını savunmakta kararlı olacaklarını açıkladı.

Servisleri ile internet kullanıcılarına kolaylıklar sağlayan Google, kocaman bir arşive sahip. Yazarlar Birliği'nin açtığı davaya cevaben, ''Kütüphane Projesi'' ’nin artık basılmayan ve piyasada bulunamayan kitaplara ulaşmak isteyenlere yardımcı olmak amacı ile oluşturulduğunu savunan ve yazarların telif haklarına aykırı hareket etmediklerini açıklayan Google, bu projenin bir çeşit kamu hizmeti olduğunun da altını çizerek, insanlara daha fazla kitap ulaştırmayı amaçladıklarını belirtti. 

Telif haklarının gasp edildiğini savunan yazarlar ise sadece edebiyatçıların değil, bu proje nedeni ile tüm sanat dallarına mensup sanatçıların sömürüldüğünü savunmaya devam ediyor. Mahkemenin Google lehine karar aldığı davayı temyize taşımaya hazırlanan Yazarlar Birliği, beraberinde onlara destek veren bir çok yazarın imzası ile birlikte Google’ın kendilerine telif hakkı ödemesi konusunda ısrar ediyor.

Şimdiye kadar 20 milyondan fazla kitabı tarayarak paylaşan Google bundan sonra ne yapar bilemiyoruz ama bu tartışmadan karlı bir şekilde çıkacak tek tarafın okuyucular olacağını düşündüğümüzü de söylemeden geçemeyeceğiz. 

İyi Bir Eğitim Her Zaman Önemli

Pazarlama alanında çalışıyorsanız eğer ve başarısız bir satıcı olmamak için, kesinlikle pazarlamayı çok iyi bilmelisiniz. Pazarlamayı çok iyi bilmek için, dışa dönük olmak, kendinizi çok iyi ifade etmenin yanında, çalıştığınız marka ya markaları çok iyi biliyor olmanız lazımdır. Eğer okuldan mezun olmadan önce iyi bir pazarlama eğitimi ve marka eğitimi almamışsanız, bu sizi iş hayatına girdiğiniz zaman, benim yaşadığım gibi sıkıntı anlar yaşatabilir.

Üniversiteden mezun olduktan sonra, herkes gibi hayatımı sürdürebilmek için  para kazanmam lazımdı. Pazarlama bölümü mezunuydum ve bir çok şirkette iş bulabileceğimi düşünüyordum. Bir süre iş aradıktan sonra da buldum. Dışa dönük bir yapımımın olması ve çok iyi kendimi ifade etmem, işe alınma sürecinde bana çok kolaylık sağladı. Fakat daha sonra iş bilgime gelinince orada biraz tökezlemiş oldum. Başvuru yaptığım şirket, pazarlama eğitimi ve marka eğitimi konusunda eksiklerimin olduğunu söyledi. Böyle demeleri ile birlikte, işe alınmayacağımı düşünüyordum. Fakat daha sonra, pazarlama için uygun olan davranışlarımın olması, beni burada ki en büyük şansım olmuştu.

Şirket beni 1 aylığına pazarlama eğitimi ve marka eğitimi almam için bir kursa yazılmamı önerdi. Ve 1 ay sonunda, tekrardan görüşme yapacaklarını eklediler. Bende İbs ‘in eğitim programlarına katıldım. İbs ‘in en büyük avantajlarından bir tanesi, sektör içinde çalışanların derslere katılması. Bana bu konuda sunmuş oldukları önemli ayrıntı ile çok iyi bir kurs sürecinden geçtim. Yarın tekrardan görüşmeye gitmek için hazırlanmaya başladım. Teşekkürler İbs.

Mezuniyet ve Eksiklik

Üniversite’den yeni mezun oldum. Türkiye pazarında yaygın bir şekilde bulunan bir tekstil firmasının satış – pazarlama departmanına girdim. Okulda almış olduğum eğitimin yeterli olduğunu düşünürken, bir anda birçok eksiğimin olduğunu fark ettim. İş yerine daha yeni girmişken ve benden beklenilen birçok işi yeterince iyi düzeyde getiremeyince, haliyle istenilen verimi firma gösteremedim. Bu bende işimin gerektirdiği sorumluluğu yerine getiremediğimden dolayı çok rahatsızlık verdi. Ve bir çözüm bulmak için işim ile ilgili satış eğitimi almaya karar verdim.  Üstlerimle konuştum ve böyle bir eğitim alacağımı söyledim. Onlarda bu işin eğitimini en İstanbul Business School’da alabilirsin, dediler. Bende üstlerimin önerisi ile İstanbul Business School’a giderek satış eğitimim için kayıt oldum.

İstanbul Business School’da satış ve müşteri ilişkeri programına kayıt olduktan sonra, bizlere 4 hafta boyunca cumartesi günleri vereceklerini ve toplamda eğitimin 34 saat süreceğini söylediler. Düşününce eğitim süresi az gibi gözükse de, aslında eğitim programınızı tamamladığınız zaman ne kadar yeterli bir zaman dilimi için ayarladıklarını görmüş olacaksınız. Böylelikle de  işinize en kısa zamanda dönmüş oluyorsunuz. 

Kurs eğitimine gelince, İstabul Business School’un satış eğitiminde öğrenmemiz gereken elzem bir eğitim vardır. MBA eğitimidir. MBA eğitiminde, müşterilerin ihtiyaçlarını anlama, analiz etme, güven yaratma ve müşterinin satın alma motivasyonunu arttırma konusunda  önemli eğitim teknikleridir. Bunun dışında beden dili, duygusal zeka ve empati, satış kapma teknikleri gibi daha bir sürü satış eğitimleri verilmektedir. Kursumu tamamladıktan sonra gönül rahatlığı ile işimin başına geçerek, sorumluluğumu artık rahatlıkla yerine getirebilmekteyim. 

E-Ticaret ve Satış Eğitimi Üzerine

E-Ticaret ya da daha anlaşılır ismiyle Elektronik Ticaret, internet üzerinden elektronik veri değişimi, fon transferi, kredi kartı üzerinden gerçekleştirilen işlemler gibi ticari ve finansal faaliyetlerin tümünü kapsamaktadır. Kısaca hizmetin, reklamın, satışın ve dağıtımın internet üzerinden yapılmasıdır.

E-ticaret siteleri, firmadan tüketiciye olduğu gibi, firmadan firmaya, firmadan kamuya ve tüketiciden kamuya şeklinde olmak üzere dört bölümde incelenebilir. Günümüzde internetin sınıf ya da ekonomik düzey ayrımı yapılmaksızın herkes tarafından kullanıldığı su götürmez bir gerçek. Böylesi bir hıza ve böylesi bir ağa sahip bir platformun da şüphesiz ki getirileri de geleneksel ticaret yöntemleriyle kıyaslandığında fazlasıyla geniş ve de geleneksel ticaretle karşılaştırıldığında da güvenilirliği daha yüksek. Çünkü tüketicinin ürünleri daha kolay karşılaştırabilmesi, aynı ürün için biçilen tutarlardan başka platformlarda kendisine en uygun olanını takip edebilmesi, aynı zamanda kredi kartıyla yapılan alışverişlerde de ssc yani secure soclet layer sistemi sayesinde alışveriş yaptığınız firmaların kart bilgilerinizi göremiyor oluşu gibi birkaç özellik bile tüketiciye güven sağlamak açısından oldukça önemli.

Fakat diğer taraftan, tüketici açısından olduğu kadar firma açısından da bakıldığında, teknolojiden platform yönetimine, trendlerin lojistik stratejilerine kadar firmaların altından kalkması gereken onlarca yük bulunmakta. E-Ticaret eğitimi, bu noktada fazlasıyla önem arz ediyor. Öyle ki hızına bile yetişmeye kimi zaman gücümüzün yetmediği bu telekomünikasyon sistemin içinde tüketicinin çok fazla olmasa da üreticinin bu platforma ve platformun dinamiklerine hakim olması şart. E-ticaret nasıl yapılır sorusunun cevabı ise kuşkusuz ki eğitim almaktan geçiyor. Hem yalnız e-ticaret de değil, satış eğitimi almak da bir o kadar önemli. Çünkü günümüzde satış yapmak için sadece tezgah açmak yetmiyor. Bu yetersizliğin de ancak eğitimini alarak üstesinden gelebiliriz/gelebilirsiniz.

Satış sürecinde müşterinin analizi yapabilmek, müşterinin beklentilerini ve ihtiyaçlarını doğru karşılayabilmek ve yeni nesil satış motivasyonlarını yakalayabilmek noktasında bu eğitimler büyük önem arz ediyor. Bunu kişisel olarak internette aratabileceğiniz satış eğitimi dokümanları üzerinden de yapabilirsiniz fakat bildiğiniz gibi sektörde sertifika sahibi olmak da size ve CV’nize büyük katkı sağlayan bir değer. Dolayısıyla eğitimi kendi kendinize almaya çalışmak yerine, alanında uzman kurumlar ve isimlerden almak her zaman sizin için çok daha faydalı olacaktır.

Bu noktada kişisel becerileriniz ve karakteriniz de elbette en az eğitim kadar önemli. Kendinize satış uzmanı demek istiyorsanız, öncelikle karşınızdakine, ki bu sadece müşteri olmak zorunda değil, güven aşılayan bir karaktere sahip olmalısınız. Çünkü ne olursa olsun, ürününüz ne kadar kaliteli ya da ne kadar bütçeye uygun olursa olsun müşteri, öncelikle satıcıya güvenmek ister. Bu, hem geleneksel satışta hem de yazıda sözünü ettiğimiz e-ticaret alanına dahil satışlarda da geçerlidir. Bir mağazaya girdiğinizde nasıl ki mağazanın bulunduğu lokasyon, iç dizaynı, düzeni önemliyse satış yaptığınız web sitesinde kullanılan arayüz, görseller ve içerik de bir o kadar önemlidir. Müşteri sitenize adımını attığı anda –bilinçli ya da bilinçsizce- öncelikle bunlara bakacak ve ilk yargısını bunlar üzerine geliştirecektir. Ardından ise –yine mağaza örneğinden gidecek olursak- size satışı yapacak olan kişinin giyim kuşamından hitabına, ses tonundan size gösterdiği ilgiye kadar her şeye dikkat edersiniz. Aynı durum e-ticaret için de geçerlidir. Müşteriye sunulan imkanlar, müşteriyle interaktif olarak kurulacak iletişim ve sitenin müşterinin sorularına/sorunlarına ne derece çözüm üretebildiği gibi konular hayati önem taşımaktadır.

Dolayısıyla siz de, bulunduğunuz pozisyona göre (ister müşteri, ister firma) satış sürecinin başarıyla sonuçlanmasını istiyorsanız kendinize yapacağınız en büyük ve en doğru yatırım e ticaret ve satış eğitimi alarak kendinizi bu alanda geliştirmenizdir. 

Kuzenime Pazarlama Eğitimi

Uzun yıllar süren eğitim hayatından sonra kuzenim de üniversite mezunu oldu. Okul bittiği gibi bizlerin de yönlendirmesi ile askerliği bir an önce bitirip kesintisiz bir iş hayatına girmek için askerliğe başvurdu. Kısa dönem askerliğini çavuş olarak Kıbrıs’ta yaptı. Artık askerden döndü ve üniversite yıllarında çalıştığı geçici işleri saymazsak sanırım iş hayatına hazır diyebiliriz.

Yaptığımız konuşmalarda kuzenimin kariyerini pazarlama alanında yapacağını öğrendim. İnsanlarla olan iletişiminin kuvvetli olduğunu ve ikna kabiliyetinin yüksek olduğunu düşünüyor. Ben de öyle olduğunu düşündüğüm için bu konuda kendisiyle aynı fikirde olduğumu söyledim. Üniversitede işletme okuduğu için pazar araştırması, satış, satın alma, ürün geliştirme gibi konularda zaten teorik bilgi aldı. Birkaç yıllık iş tecrübesi ile birleştirdiğinde ileride çok iyi makamlara geleceğine hiç şüphem yok.

Yaptığımız konuşmalarda hangi firmalara başvuracağını da hemen hemen anladım. Daha çok büyük ve kurumsal olan firmalara başvurmak istiyor. Bunun sebebi olarak da iyi çalışma şartları, sosyal haklara daha önem verilmesi gibi haklı sebepler sundu. Ben de aynı pozisyonlara kendisi gibi binlerce insanın başvuracağını hatırlattım ve kendisinin diğer rakiplerine göre farklı şeyler sunması gerektiğinden bahsettim. Konuşmamız ilerlediğinde özel eğitimler alabileceğinden ve bunların çok işine yarayacağından konuşuyorduk.

Pazarlama eğitimi ve pazarlama iletişimi eğitimi veren firmalar bulunmakta. Bunlardan iyi bir tanesinden pazarlama eğitimi alırsa hem işe başvuru kısmında rakiplerinin önüne geçecektir hem de ileride yönetici pozisyonu için ilk düşünülen isimlerden olacaktır. Alınan pazarlama eğitimi ve pazarlama iletişimi eğitimi sayesinde alanında uzman insanlarla tanışıp, onların iş hayatlarındaki tecrübelerinden faydalanabiliyorlar. Teorik bilginin yanı sıra pazarlama iletişimi eğitimi bunları iş hayatından kullanabilecekleri pratik yöntemleri de öğrenmeleri sayesinde yapılan işlemlerde kurumlar arasında bağlantı kurulmasında uzmanlaşıyor, oluşabilecek kriz durumlarında doğru kararlar alarak firmasının zarar görmesini engelleyebiliyorlar. Bu eğitimleri almış kişilerin ortaya koyduğu efektif çözümler çok daha etkili oluyor. Kuzenimle yaptığımız ön araştırma ile bu eğitimlerin gerçekten işe yaradığına ikna oldu ve eğitim almaya karar verdi. Önümüzdeki aylarda eğitimlere girdikten sonra çok daha başarılı olacağına güvenim sonsuz.

18 Mart Çanakkale Zaferi

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 99'uncu yıl dönümü için yurdun her yerinde bugün törenler düzenleniyor. 18 Mart 1915 Çanakkale Boğazın'da birleşik donanma bozuna uğradı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Her yıl bu tarihte hem bu zaferi kutluyor hem de Çanakkale şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Son yüz yılın en kanlı savaşlarından biri olarak anılan Çanakkale Savaşı'nın izleri, tarihi savaş siperleri, anıt mezarlar ve savaş müzelerini bugün Çanakkale'de görebilirsiniz. Herkesin mutlaka en az bir kere gidip görmesi gereken bu savaş topraklarını ziyaret etmek için en güzel tarihlerden bir tanesi de 18 Mart. 28 Temmuz 1914 yılında başlayan 1.Dünya Savaşı'nın hemen ardından, Almanya'nın yanında Osmanlı Devleti de savaşa dahil olur. Bunun üzerine İngiltere ve Fransa Devletleri Osmanlı Devleti'ni savaş dışı bırakmak için müttefikleri olan Rusya'ya ekonomik ve askeri açıdan yardım etmek amacıyla büyük bir donanma ile Çanakkale boğazına geldi ve İtilaf devletleri donanması büyük bir dirençle karşılaştı. O gün Çanakkale geçilemedi ve bundan sonra da geçilemeyecek. O günü kurtaran ve geleceğimizi inşa eden tüm Çanakkale şehitlerini rahmet ile anıyoruz.

Kendini Yönetmeyi Öğrenmenden Yönetici Olamazsın

Dışarıdan bakıldığında yönetici olmak çok kolay gibi görünebilir. Altında çalışan insanlara emirler yağdıran, onlara yetiştirmeleri gereken işler veren, zaman zaman da ipleri eline alan ve bu sürekliliği organize eden kişi olarak görülebilir yönetici. Fakat bana kalırsa bundan fazlasıdır.

Altında çalışanlara iş vermek ve bunu planlamak değildir sadece yöneticilik. Doğru kişiye doğru işi vermek, kişilerin becerilerine göre bir planlama yapmak ve kriz anlarında sadece karar vermek değil, doğru kararı da verebilmektir. Hatta bu anlamıyla ona, bir sanat bile denilebilir. Çünkü işiniz yalnızca insanları yönetmek değil, aynı zamanda onları motive edip, ortaya kaliteli bir ürün, bir hizmet çıkartabilmektir. Aksi halde kendinize yönetici bile dememelisiniz bana kalırsa.

Yöneticilik ya da liderlik, doğuştan gelen bir meziyet midir, yoksa yönetim eğitimi yahut yöneticilik eğitimi alarak da öğrenilebilir mi? Elbette kişinin karakteri ve yeteneği de önemli bir etkendir, fakat ben biraz da “Başkalarını yönetmek isteyen insan, her şeyden önce kendisinin ustası olmalıdır” diyen Robert Burton’ı kendime örnek, kişinin öncelikli mesaisini kendisine ayırması gerektiğini düşünüyorum. Başkalarını yöneten bir pozisyonda olmak elbette herkesin egosunu okşayacak bir durumdur. Lider olmayı herkes ister fakat kişi önce kendinin lideri olmalıdır. Bunu da şüphesiz ki, işinin ehli insanlardan alacağı eğitimle pekiştirecektir.

Aksi halde insanları sağlıklı bir biçimde yönetemezsiniz, onları idare edebilirsiniz ancak.

Satış Eğitimleri İle Öğrenilen Teknikler

Gün geçtikçe rekabet artıyor. Daha fazla bilinçli olmaya başlayan tüketiciler sebebi ile firmaların mal veya hizmetlerini satması biraz daha zorlaşıyor. İyice artan işletme sayısı, ürün sayısı ve çeşitliliği sebebi ile artık üretici firmalar her ürettiklerinin satılmadığını biliyor. Yeni yöntemler geliştirmeye çalışan firmalar ürün veya hizmetleri müşterilerinin ayağına kadar götürür oldu. Müşteriler karşısında başarılı olmaya çalışan çalışanlar bu konularda eğitilmeye başladı. Özellikle satış eğitimi almış olan çalışanlar diğer meslektaşlarına göre biraz daha rahat gibi.

Satış eğitimlerinde öğretilen yöntemler ışığında görüşmeye giden bir satışçının uyguladığı yöntemler vardır. Satış eğitimleri sırasında müşterilerin bir şeyler sunmaktan önce onun ihtiyaçlarını anlamayı öğretirler. Bu yapılmazsa büyük ihtimalle müşteri zaten görüşmeyi yarıda keser.

Satış eğitimi almış kişiler görüşmeden önce kiminle görüşeceğini, hangi konularda nasıl konuşacağını, nelerle karşılaşabileceğini zaten önceden ayarlamış olur. Karar verme yetkisine sahip olan kişiyi etkilemenin esas amaç olduğu satış dünyasında satış eğitimlerinin öğrettiği bir diğer konu ise güven sağlanmasıdır. Çünkü müşteriler ürün veya hizmetten önce satış için gelen kişiye güven duymak isterler. Yani önce satış yapan kişiyi satın alırlar diyebiliriz.

Müşterilere sunulan ürün veya hizmetlerde farklı olan, her üründe bulunamayan özellikler sıralanır ve bunların müşterinin hangi ihtiyaçlarını gidereceğinden bahsedilir. Üstüne bir de müşterinin eğer alışverişin sağlanması sonrasında karlı olacağı hissettirilirse satış gerçekleşir.

Sertifika Eğitimlerinin Önemi

Sektörün temel taşı olan arz - talep ilişkisi, firmaların kendi planlamasını yapmasında önemli bir etkendir. Bunun için de talebin yani insanların neye ihtiyaç duyduklarını bilmek, insanları anlamak; işveren ile çalışan arasında ilişkilerini düzenleyen departmanın adı insan kaynaklarıdır. Aynı zamanda işe alım, endüstriyel/sendikal ilişkileri, kariyer yönetim ve eğitim, iş gücünden verimi tam alma gibi amaçları da gerçekleştirmeye çalışır. 

İnsan kaynakları şirketlerin gelişebilmesi için aslında en önemli departmanlardan biridir. Çünkü gerekli iş gücünü sağlayacak, istihdama göre hareket edecek, kalifiye eleman seçiminde kilit rol oynar. Aynı şekilde şirket içi atamalar, yükseltme gibi işleri de yaparak hiyerarşi düzeninde doğru insanları doğru kademelere oturtma görevini de üstlenir.

Sektörde böyle önemli bir yere sahip olan iş kolu için açılmış kurslar mevcuttur. Üniversitelerde örgün öğretimlerde direkt bu alana yönelik bölümler bulunmasa bile, sektöre daha iyi eleman katılımını sağlamak için onlara eğitim veren kursların açtığı insan kaynakları eğitim bölümü, bu alanda ilerlemek isteyenlere önemli bir kapı açmıştır. Benzer bölümlerden mezun olanların yanında farklı bölümlerden mezun adayların da bu alanda eğitim alabilmesi, sektörün bu kısmındaki işsiz kesimde büyük rekabet yaratacaktır. Bu yüzünden bulduğunuz kaliteli insan kaynakları sertifika programı olduğu zaman bu fırsatı kaçırmamanızı öneririm. Rakiplerinize fark atmanız için, kendinizi en iyi şekilde eğitmeniz şart. 

Sadece işi bulana kadar değil, işi kaptıktan sonra da kendinize değer katmanız çok önemli. Sürekli değişen sektör değerlerinde geride kalmamanız açısından sertifika programlarına katılmanız çok önemli. Çünkü her yeni iş başvurusunda gelen insanlar kendilerini çetin şartlara hazırlamış oluyor. Ve her yeni gün yeni bir bilgi ortaya çıktığı için sektörde eski olanların ellerindeki tek kozu tecrübeleri oluyor. Ama artık tecrübe de yetmiyor. Değişim o kadar hızlı ki edindiğiniz tecrübe de bir yerden sonra bir işe yaramıyor çünkü o zamanki değerler şimdi yerini koruyamıyor. Bu yüzden yıllardır sektörde olsanız bile işinizi garantiye almak için sertifika programları ile değişime ayak uydurmak en birinci vazifeniz olmalı. Yoksa bir anda geri kalmanın hazin sonuyla karşılaşabilirsiniz.

Satış Eğitimi Nedir?

Küçüklüğümden beri derslerimde başarılıydım. Daha ilkokul ve ortaokul yıllarımda mühendis olacağım belliydi. Yüksek bir ders çalışma temposunun ardından sonunda istediğim bölüm olan İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği kazandım. Şimdilik hazırlık öğrencisiyim ve önümüzdeki senenin gelmesini heyecanla bekliyorum. Mühendislik dersleri almak için can atıyorum diyebilirim. İleride hedefim ise büyük bir kurumsal firmada satış yöneticisi olmak. Tabi bunun için mühendis olmak bile yetmiyor. Güzel bir okuldan iyi dereceli bir diplomanın yetersiz kaldığı günümüzde İngilizcenin mükemmel olması şart. Ben de bunun farkındayım ve rakiplerimi okul zamanında aldığım ekstra eğitimler ve sertifikalar ile geçmeyi planlıyorum. Çünkü farkındayım ki okul bittiğinde çok yüksek sayıda rakibim olacak ve onların arasından benim yükselmem gerekecek.

Eğitim yaşamım süresince seçmiş olduğum derslerde ileride satış uzmanı ve yöneticisi olmayı planlayarak bu doğrultuda seçimler yaptım. Çünkü biliyorum ki insanlarla iletişim kurma konusunda ve onları ikna etmede başarılıyım. Ve bir mühendis olarak normal bir pazarlamacıya göre çok daha bilgili olacağımı düşünerek yükselme şansımı daha yüksek görüyorum. Büyük fabrikaların satış müdürlüğünü yapmak ilerideki hayalim.

Ben de bu doğrultuda satış eğitimi veren bir firma buldum. Eğitimi almaya karar verdim çünkü yaptığım araştırmada satış eğitimine katılanların çok memnun olduklarını öğrendim. Kendi kariyerlerinde zirveye ulaşmış olan insanların yanında alacağımız teorik bilgilerin yanında gerçek iş hayatında karşılaşılabilecek sıkıntılarda yapılabilecek gerçekçi çözümleri de gösteriyorlar. Özellikle isimleri araştırdığımda ileride onların yanında çalışmayı rahatça kabul edebileceğim insanların satış eğitimi verdiklerini gördüm.

Bahsettiğim fabrikaların satış departmanlarına başvurarak iyi bir kariyer başlangıcı yapmak ilk amacım. Daha şimdiden satış üzerine araştırmalar yapmaya başladım ve alacağım satış eğitimi sayesinde bu konuda başarılı olacağımı tahmin ediyorum.